5 Şubat 2011 Cumartesi

SIRADAN BİR RÜYA..



Açarsın müziği son ses. Sanki müzik senin iç sesini bastırabilecekmiş gibi. Kandırırsın kendini. Ne iç sesine engel olursun ne de çalan şarkıyı anlarsın o son seste. Farkedersin durumu çok geçmeden. Lanet olsun der ve gidersin odadan. Bir kadeh şarap koyarsın kendine. Yanına da alırsın sigaranı, kül tablasını. Basar gidersin balkonuna. Tabi mevsimlerden yazsa. Veya baharsa.. Evinin balkonu bir de cadde üzerine bakıyorsa o gece senden alası yok. Caddeye bakmıyorsa nolcak ki? Yani sonuçta yapacağın şey yıldızlara bakıp, hayal kurmak olacak. Birini getireceksin gözlerinin önüne. Belki eski sevgilin belki de sevgilin olmasını istediğin sevgili adayın. Ama sonuçta bu hayaller en masum hayaller.. Yudumlarken şarabını, yakarsın bir de sigara. Müzik hala sonses çalar içerde ama sen uzağındasındır. Ninni gibi gelir sana..

Gökyüzü uçsuz bucaksız.. Kaç seni ve hayallerini barındırıyordur o gökyüzü, düşündün mü? Gözlerin kapanır bir anda, farketmezsin. Gözlerinden yaşlar iner, farketmezsin. İçin ağlar, içinin gözyaşları da sen uykudayken akar gözlerinden. Kalbin tekler uykudayken farketmezsin. Adını sayıklarsın hayalindeki kişinin farketmezsin. Arada ellerin yer değiştirir farketmezsin. Yüzünde tebessüm oluşur farketmezsin. Farketmediğin o kadar şey olup biter ve sen uyandığında sadece sıradan bir rüya gördüm dersin.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder